“Errand” İngilizce’de “iş”, “görev” veya “iş yapma” anlamına gelir.
Genellikle günlük yaşamda hızlıca yapılması gereken küçük işler veya görevler için kullanılır.
Örneğin, markete gitmek, postaneye uğramak veya birinden bir şey almak gibi küçük işler bir “errand” olarak adlandırılabilir. Bu terim genellikle kısa ve basit görevler için kullanılır ve genellikle kişinin kendisini halletmesi gereken işleri ifade eder.
işte “errand” kelimesiyle kullanabileceğiniz bazı cümleler:
I have to run a quick errand to the post office to mail these letters.
(Bu mektupları postaneye göndermek için hızlı bir işim var.)
Could you do me a favor and run an errand for me? I need some groceries from the store.
(Bir iyilik yapar mısın ve benim için bir iş yapar mısın? Marketten bazı yiyecekler almam gerekiyor.)
She’s out running errands, so she’ll be back in an hour.
(O, işleri halletmek için dışarıda, bu yüzden bir saat içinde geri dönecek.)
I have a few errands to take care of before the end of the day.
(Günün sonuna kadar halletmem gereken birkaç işim var.)
Can you stop by the pharmacy on your way home? It’s just a quick errand.
(Eve giderken eczaneye uğrayabilir misin? Sadece kısa bir iş.)
Bu cümlelerde “errand” kelimesi, kişinin hızlıca yapması gereken küçük işler veya görevler için kullanılmıştır.
